Bu yazıyı 4 dakikada okuyabilirsiniz
Yaygın aşılama, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki birçok tehlikeli ve ölümcül hastalığın azalmasına, hatta neredeyse tamamen ortadan kalkmasına yardımcı oldu.
Philadelphia Doktorlar Koleji’nin (The College of Physicians of Philadelphia) online bir kaynağı olan The History of Vaccines’in (Aşılar Tarihi) editörü epidemiyolojist René Najera, “Riski ölçmede çok kötüyüz” diyor ve ekliyor: “Ve bu yüzden, bir şeyden ölen pek çok insan görmediğimizde, bunun büyük bir sorun olmadığını düşünüyoruz.”
İşte aşıların sayesinde ortadan kalktığı veya gücü çok azaldığı için ne kadar etkili olduğunu unutmuş olabileceğiniz (veya küçümsemiş olabileceğiniz) dört ana hastalık.
1. Çiçek Hastalığı

Çiçek hastalığı, aşılarla tüm dünyada kökü kazınabilmiş ve yeryüzünden silinmiş tek hastalıktır. Ayrıca 1796’da İngiliz doktor Edward Jenner tarafından bulunan, bilinen ilk aşıdan da sorumludur. Jenner, “sığır çiçeği (daha hafif bir hastalık)” kapmış olan süt sağıcı kızların çiçek hastalığına karşı bağışıklık kazandığını gözlemledikten sonra sağıcı kızlardan birisine ait sığır çiçeği lezyonunu kullanarak sekiz yaşındaki bir çocuğa aşı yaptı. Daha sonra çocuğu çiçek hastalığına maruz bıraktı ve çocuk bu ölümcül hastalığın herhangi bir semptomunu geliştirmediğinde, Jenner hastalığı önlemek için bir yol geliştirdiğini fark etti.
Bu deney, günümüz standartlarına göre etik olmasa da son derece büyük bir olaydı. Çiçek hastalığı, hastalığa yakalanan insanların yüzde 30’unu öldürebilmekteydi ve Avrupalı sömürgeciler çiçek hastalığı ve diğer yeni hastalıkları Amerika kıtasına getirdikten sonra Kuzey ve Güney Amerika’da çok sayıda yerli insanı zaten öldürmüştü. Jenner aşıyı geliştirdikten kısa bir süre sonra, İspanya bunu imparatorluğundaki insanları aşılamak için kullanmaya başladı. Daha sonra İspanya’yı İngilizler takip etti ve 1850’lerde Massachusetts, çiçek aşısını zorunlu kılan ilk ABD eyaleti oldu.
René Najera: “1900’lerin ortalarında, II. Dünya Savaşı’nın hemen ardından, dünyanın dört bir yanındaki ülkeler hep beraber bir karar verdiler…” -Neden çiçek hastalığından kurtulmuyoruz?- “Ve bu vesileyle, o zamana dek hiç olmadığı kadar çaba sarf ettiler.”
İşte bu küresel çaba, çiçek hastalığının 1979 yılında tüm dünyada ortadan kaldırılmasını sağladı.
2. Kuduz

Kuduz, Amerikan film ve edebiyatında –“Old Yeller”, “Bülbülü Öldürmek” ve “Tanrıya Bakıyorlardı” büyük bir rol oynamıştır. Ancak düzensiz ve değişken davranışlara neden olan bu ölümcül hastalık, aşılar sayesinde artık ABD’de büyük bir tehdit olmaktan çıkmıştı.
Bu hastalıkta -insan hayatını kurtarmaya yardımcı olan aşıların çoğu insanlarda kullanılmamaktadır bunun yerine- hastalığı taşıyabilen ve insanları ısırarak enfekte etme riski oluşturan hayvanlar aşılanmaktadır. ABD eyalet kuduz programları, evcil ve vahşi hayvanları aşılamak, ayrıca kuduz olabilecek hayvanları izlemek için yönergelere sahiptir. Bir hayvan tarafından ısırılan her insan, aşı olup olmadığına bakılmaksızın, kuduz aşısı olmak için doktora veya hastaneye gitmelidir.
Dünyanın bazı yerlerinde kuduz hala bir tehdit olsa da, birçok ülke sağlam aşılama ve izleme programlarına sahiptir. Najera, “Latin Amerika, dünyadaki en iyi kuduz karşıtı programlardan birine sahip.” dedi ve devam etti: “Altı yaşındayken (Meksika’da) kuduz bir köpek tarafından ısırıldım. Köpeği yakaladılar ve köpek birkaç gün sonra kuduzdan öldü. Aşı olmamış olsaydım muhtemelen ölmüş olacaktım.”
3. Çocuk Felci

*Solunum güçlüğü çeken çocuk felcine yakalanmış hastalar ömürlerinin büyük bir bölümünü bu dev cihazların içinde geçirmek zorundaydı.
Çocuk felci bir zamanlar ABD’de en çok korkulan çocuk hastalıklarından biriydi. Viral bir enfeksiyonun sebep olduğu hastalık, tekerlekli sandalye kullanmak zorunda olan 32. ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt’te olduğu gibi geçici veya kalıcı felce neden olabilmektedir. Bu felç, kişinin kendi kendine nefes almasını engelleyebilmektedir, bu nedenle aşı bulunmadan önce çok sayıda enfekte insan suni solunum cihazıyla (çelik akciğer-ventilatör) yaşamak zorundaydı. Hastalık 1940’ların sonunda, her yıl 35.000’den fazla Amerikalıyı sakat hale getiriyordu. ABD çocuk felci vakalarının sayısı 1952 yılında 57.879 enfeksiyona ve 3.145 ölüme ulaşarak zirve yapmıştı.
1954’te Jonas Salk’ın çocuk felci aşısı denemelerine, ebeveynler çocuklarının aşı olabilmesi akın ettiler. Sonuç olarak 623.972 çocuğa aşı veya plasebo verildi. Denemeler, aşının çocuk felcini önlemede yüzde 80 ila 90 etkili olduğunu gösterdi. Çocukların bugün halen devam eden aşılaması sayesinde, 1979’dan beri Amerika Birleşik Devletleri’nde hiçbir çocuk felci vakasına rastlanmamıştır. Ancak, çocuk felci ortadan kaldırılmadı ve Afganistan ve Pakistan’da bir sağlık tehdidi olmaya devam ediyor.
4. Grip
COVID-19 salgınının erken dönemlerinde, bu yeni bulaşıcı hastalığın ciddi mi yoksa “grip gibi” mi olduğu, yani bir tehdit olup olmadığı konusunda birçok tartışma yapıldı. Fakat aslında grip, tarihte daha önce birçok salgına neden olmuş ve gelecekte de çeşitli salgınlara neden olma potansiyeline sahip ölümcül bir hastalık olmaya devam etmektedir. (Najera, bir sonraki grip salgınının “düşünülenden daha erken” olacağını tahmin ediyor.)
Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, 2010 ile 2020 arasında gribin yılda 12.000 ila 61.000 ABD vatandaşının ölümüne sebep olduğunu tahmin etmektedir. Küresel olarak grip, her yıl 291.000 ila 646.000 kişiyi öldürüyor.
Şimdiye kadar kaydedilen en ölümcül salgın 1918 ve 1919’da meydana geldi. Bu grip salgını (İspanyol gribi) Amerika Birleşik Devletleri’nde yaklaşık 675.000 kişiyi ve dünya çapında 50 milyon insanı öldürdü. Ayrıca dünya nüfusunun üçte birine veya yaklaşık 500 milyon insana bulaşmış olabileceği tahmin edilmektedir. 1919 yılından günümüze kadar birkaç kez daha farklı grip salgınları olmuştur.