Bu yazıyı 4 dakikada okuyabilirsiniz.
İnsanlığın ilk günlerinden itibaren insanlar hayatlarını kolaylaştıracak çeşitli aletler ve araçları üreterek ve geliştirerek teknolojinin ilk temellerini atmışlardır. Günümüzde ise Yunancada sanat-beceri anlamına gelen “techne” ve çalışma alanı anlamına gelen “logia” sözcüklerinden türemiş olan teknoloji, hayatımızın her alanında kullanılmaya başlamış, hatta tabiri caizse hayatımızı ele geçirmiştir.
Teknoloji insan ile var olmuş ve onunla beraber gelişmiştir. Teknolojinin gelişimi çok eski zamanlara dayanmakta, hatta ilk basit aletlerin yapımına kadar uzanmaktadır. Orta çağın ardından özellikle Endüstri Devrimi ile (Sanayi Devrimi ya da Endüstri Devrimi, Avrupa’da 18. ve 19. yüzyıllarda yeni buluşların, üretime olan etkisi ve buhar gücüyle çalışan makinelerin makineleşmiş endüstriyi doğurması ile güçlü bir sermaye oluşumunun sağlandığı devirdir.) modern teknoloji dönemi başlamıştır. Ancak teknoloji, spesifik olarak bakıldığında, asıl gelişimine elektriğin icadı (Elektriğin keşfinin 1752 yılında Benjamin Franklin’in yaptığı deney üzerinden ortaya çıktığını söylemek mümkündür. Ancak belirli kimyasal reaksiyonlar ile beraber elektrik üretilmiş keşif ise, 1800 yılında İtalyan fizikçi Alessandro Volta tarafından ortaya çıkarılmıştır.) ile başlamıştır. Elektriğin icadı ile birlikte eş zamanlı gerçekleşen sanayi devrimi sayesinde teknoloji için yeni bir sayfa açılmış ve o tarihten itibaren yapılan tüm icatlarla birlikte, teknoloji hem yeni icatların oluşumuna yol açmış hem de yeni icatlarla birlikte kendisini yenilemiştir.
Özellikle sanayi devrimi sonrasında, teknolojinin de katkılarıyla, günbegün gelişmekte olan bilim, sanayi ve mühendislik alanlarında yapılan icatlar ve bunlara bağlı oluşan imkanlar dahilinde, günlük hayatımızın her yerinde kullandığımız teknolojinin bize sunduğu birçok faydalı olanakları vardır. En önemli etkileri olarak; gelişimini sürdüren sanayi oluşumu, çağ atlayarak üretimde gelişmeye yol açmıştır. Bu gelişim sayesinde makineleşme dönemine giriş yapılarak insan gücüne yatırım azalmıştır. Bir insanın yapacağı işi, makine sayesinde iki kat daha hızlı gerçekleştirme olanağı sağlanarak üretim gücü zirve yapmıştır. Aynı zamanda iş kazalarında alınan zararlar minimum seviyelere çekilmeye başlanmıştır. Ayrıca eğitim-öğretim ve bilgiye ulaşım alanlarında da etkileri vardır. Özellikle içinde bulunduğumuz pandemi koşullarında, öğrencilerin teknoloji sayesinde derslerine katılımı “online” olarak gerçekleştiriyor olmaları veya ansiklopedi, kalın kitaplar ve kütüphanelerin yerini teknolojiye bırakmış olması da eğitim-öğretim ve bilgiye ulaşım konusunda teknolojinin bize sağladığı faydalardandır. Bunlara ek olarak, sağlık sektörü için devrim niteliğinde olan teknolojik cihazlar da teknolojinin bize getirdiği imkanlardandır. Özellikle bu pandemi koşullarında önemini daha fazla hissettiğimiz sağlık alanında yapılmış teknolojik cihazların varlığı sayesinde hem hekimler hem de hastalar için teşhis ve tedavi işlemleri kolaylaşmış ve çok daha net sonuç elde edilir hale gelmiştir.

Tüm bu olumlu etkileri ile beraber teknolojinin insanların hayatına kattığı birçok olumsuz etki de bulunmaktadır. Bu olumsuz etkilere verilecek başlıca örneklerden biri ise; makine dönemine geçilmesi ile üretimde insanlara duyulan ihtiyacın azalmasıdır. Eski zamanlardan örnek verilecek olursa, matbaa icadı ile hattatlara duyulan ihtiyaç azalmış ve zamanla da ana meslek grubundan bir zanaat haline gelmesine yol açmıştır. Ayrıca teknoloji ve onunla eş zamanlı gelişen sanayilerin oluşturduğu bir sonuç da çevre kirliliğidir. Özellikle büyük sanayi gelişimleri ile fabrikaların dışarı saldıkları CO2, CO ve SO2 gibi zararlı maddeler hava kirliliğine veya bazı sanayi kuruluşlarının artık maddelerinin sızıntıları ile oluşan kirlilikler, habitat tahribatına, canlı çeşitliliğinin azalmasına, canlı yaşamlarının yok olmasına ve dolayısıyla tüm ekosistemi derinden etkileyen problemlere neden olmaktadır. Teknolojinin insan sağlığı üzerindeki en büyük etkileri ise bilgisayarın icadı ile başlamaktadır. Bilgisayarın icadı ve öncülük ettiği tabletler, akıllı telefonlar gibi gündelik aletler insanları asosyalliğe ve anksiyeteye itmekte, insanları belli bir ekrana hapsetmekte ve sonuç olarak insanların sosyal ilişkilerine zarar vermektedir. Bilgisayar ve tablet gibi aletlerin internetle beraber bağımlılık yapıcı özellikleri de bu durumu körüklemektedir. Bu durumlara ek örnekler olarak; insanlarda teknoloji ve özellikle bilgisayarın hayatımızda yaygınlaşması ile artan skolyoz vaka sıklığı, insanların bilgisayar kullanırken aldığı duruş bozukluğu ile alakalıdır. Bir başka örnek ise, yaygınlaşan teknolojik alet kullanımı ile oluşan göz bozukluklarıdır. Teknolojik aletlerin zararlı ışınlarının ve yaydığı radyasyonun etkilediği tek organımız gözümüz değildir. Özellikle radyasyon ve bilgisayar ışınlarının kanser vakalarında ciddi oranda artışa sebep solduğu gözlemlenmiştir.
Sonuç olarak, insanlıkla beraber sürekli evrilen ve gelişen teknoloji de insanlar gibi modernleşmeye, gelişmeye ve kendini yenilemeye devam etmekte, hayatımızdaki temel faktörlerden biri haline gelmektedir. Teknolojinin insanlar üzerinde sağladığı birçok olumlu etken olmasıyla beraber, bir o kadar da olumsuz yönüyle karşılaşılmaktadır. Burada tüm insanlara düşen görev ise, teknolojinin tüm iyi yönlerini kendilerini, çevrelerini ve dolayısıyla dünyamızı geliştirmek adına kullanmak olup teknolojinin tüm zararlı yönlerinden olabildiğince az etkilenecek çözümler ortaya koyup teknolojiden o şekilde faydalanmaktır.